Yunanistan’da ev satın alarak oturma izni almak mümkündür. Bu süreç, özellikle “Golden Visa” (Altın Vize) programı kapsamında yürütülmektedir. Ancak, 31 Ağustos 2024 itibarıyla yatırım tutarlarında bölgesel farklılıklar getirilmiştir.
Minimum Yatırım Tutarları
Yunanistan’da oturma izni alabilmek için gereken minimum gayrimenkul yatırım tutarı, mülkün bulunduğu bölgeye göre değişmektedi:
Atina, Selanik, Mikonos, Santorini ve nüfusu 3.100’ü aşan adalarda 800.000 Euro
Diğer bölgelerde 400.000 Euro
Restorasyon gerektiren veya konuta dönüştürülen özel mülkler 250.000 Euro
Aile Üyeleri Dahil
Golden Visa, başvuru sahibinin yanı sıra eşini, 21 yaşından küçük çocuklarını ve her iki tarafın ebeveynlerini de kapsar.
Oturma İzninin Süresi ve Yenleme
İlk oturma izni 5 yıl süreyle verilir ve mülk sahipliği devam ettiği sürece 5 yıllık periyotlarla sınırsız olarak yenilenbilir.
Schengen Bölgesinde Serbest Dlaşım
Golden Visa sahipleri, Schengen bölgesindeki diğer ülkelere vizesiz seyahat edeblirler.
Gerekli Blgeler
Başvuru sürecinde aşağıdaki belgeler gereklidr:
Geçerli pasaport.
Sağlık sigortası
Adli sicil kaydı
Mülk alımına ilişkin belgeler.
Biyometrik veriler (parmak izi, otoğraf).
Başvuru Ücrtleri
Ana başvuru sahibi için: 2000Euro
Her bir yetişkin aile üyesi için 150Euro
Oturma kartı düzenleme ücret: 16 Euro
Yatırım Süreci ve Süresi
Mülk satın alımı ve oturma izni başvuru süreci genellikle 1 ila 3 ay arasında tamamlnaktadır. Başvuru sahipleri, yalnızca biyometrik verilerini sunmak için Yunanistan’a gitmek zorundadır; diğer işlemler vekaletname ile yürtülebilir.
Türk Vatandaşları İçin Özel Durumlar
Türk vatandaşları, Türkiye’ye yakın bölgelerde (örneğin, Ege Adaları ve Batı Trakya) mülk satın almak istediklerinde özel izin alalıdırlar.
Vatandaşlık Başvurusu
Yunanistan vatandaşlığına başvurmak isteyenlerin, ülkede en az 7 yıl boyunca yılda 183 gün ikamet etmeleri ve Yunanca dil, kültür, tarih bilgisi üzerine bir sınavı geçmeleri geekmektedir.
Yunanistan’da ev alarak oturma izni almak, Avrupa’da yaşamak ve yatırım yapmak isteyenler için cazip birsçenektir. Ancak, yatırım tutarları ve bölgesel kısıtlamalar gibi detaylar göz önünde bulundrulmalıdır.
Yunanistan İçişleri Bakanlığı, ülke genelinde okul binalarının yenilenmesi ve modernleştirilmesini amaçlayan “Marietta Giannakou” Programı kapsamında, Yassıköy Çok Kültürlü İlkokulu’nun programa alındığını açıkladı.
Okulda Yenileme ve Modernizasyon Çalışmaları Yapılacak
Program; bina onarımı (duvar sıvaları ve hijyen alanlarının tamiri), spor alanlarının iyileştirilmesi ve engelli bireylerin erişimini kolaylaştıracak düzenlemeleri kapsıyor. Amaç, öğrenciler ve öğretmenler için daha çağdaş ve güvenli bir eğitim ortamı oluşturmak.
Yassıköy Belediyesi’nden Destek
Yassıköy Belediyesi, okulun programa dahil edilmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirerek, projenin uygulanmasını desteklediğini belirtti. Belediye yönetimi, bunun hem eğitim camiası hem de yerel halk için önemli bir gelişme olduğunu vurguladı.
Açıklamada, “Eğitime destek bizim için en yüksek önceliktir; çünkü çocuklarımız, onlara gelecekte güçlü bir temel sağlayacak kaliteli bir okul ortamını hak ediyor” denildi. Belediye, ilçedeki tüm okul birimlerinin güçlendirilmesi için çalışmalarına kararlılıkla devam edeceğini ifade etti.
Yunanistan’ın etnik yapısı anayasasına göre, ülke “tek ulus” olarak tanımlanmakta ve resmi olarak yalnızca Müslüman azınlık (Lozan Antlaşması çerçevesinde) tanınmaktadır. Ancak sosyolojik ve demografik açıdan bakıldığında daha karmaşık bir tablo ortaya çıkar.
Baskın Etnik Grup: Yunanlar
Nüfusun %90’dan fazlası etnik olarak Yunan kabul edilir.
Ortodoks Hristiyanlık, hem dini hem de ulusal kimlik açısından merkezi bir rol oynar.
Yunanca, ülkenin resmi dili olup kamusal ve özel alanlarda yaygın şekilde kullanılır.
Müslüman Azınlık (Batı Trakya)
Yunanistan’ın resmi olarak tanıdığı tek azınlık grubu, Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığıdır. Bu grup üç ana topluluktan oluşur:
Yunan devleti bu grupları resmi olarak “azınlık” olarak tanımasa da, aşağıda yer alan etnik-dilsel topluluklar ülkede yaşamaktadır:
1. Arnavutlar
Son 30 yılda özellikle 1990 sonrası göç dalgasıyla ülkeye yerleşen Arnavutlar, en büyük göçmen topluluğu haline gelmiştir.
2. Slav Makedonlar (Makedonlar)
Kuzey Yunanistan’da, özellikle Makedonya bölgesinde, Slav dili konuşan bir nüfus vardır.
Yunan devleti bu grubu “etnik” değil “yerel Slav dili konuşanlar” olarak tanımlar.
3. Vlahlar (Aromanlar)
Latin kökenli, çoğunlukla dağlık bölgelerde yaşayan bir topluluk.
Kendi dillerini konuşsalar da çoğu kişi çift dilli veya asimile olmuştur.
4. Çingeneler / Romanlar
Ülke geneline yayılmıştır.
Hem Müslüman hem Hristiyan Romanlar bulunur.
Sosyoekonomik olarak en dezavantajlı gruplardan biridir.
5. Yahudiler
Osmanlı döneminden kalma Sefarad Yahudi topluluğu, özellikle Selanik’te tarihsel bir varlık göstermiştir.
Günümüzde sayıları çok azdır.
Notlar
Lozan Antlaşması (1923) sadece Batı Trakya’daki Müslümanları ve İstanbul’daki Rumları azınlık olarak tanır.
Yunanistan, BM Azınlık Hakları Çerçeve Sözleşmesi’ni imzalamış olsa da, iç hukukuna yansıtmamıştır.
“Türk azınlık” terimi resmi söylemde kullanılmaz; “Müslüman azınlık” ifadesi tercih edilir.
Yunanistan resmi olarak tek milletli bir devlet modeli benimser, ancak etnik, dilsel ve dini çeşitlilik göz ardı edilemeyecek düzeydedir. Özellikle Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı, bu yapının hem kültürel hem de siyasal olarak en görünür bileşenidir.
Doğu Makedonya ve Trakya Eyalet Başkanı Hristodulos Topsidis, bu yıl düzenlenen Delfi Ekonomi Forumu’na katılarak bölgenin kalkınma vizyonunu tüm yönleriyle anlattı. Topsidis, yaptığı konuşmada şu sözlerle dikkat çekti:
“Bölgemiz sadece haritada bir çizgi değil. İnsanımız, vizyonumuz ve coğrafi avantajlarımızla bir kalkınma merkeziyiz.”
Gerçekten de Trakya artık yalnızca periferideki bir bölge değil. Topsidis’in çizdiği tablo umut verici. Sizce bu vizyon gerçekçi mi?
Jeostratejik Güç, Gençlik ve Tarıma Yatırım
Forumda yaptığı sunumda Topsidis, jeostratejik konum, altyapı projeleri ve yatırım imkanları konularına ağırlık verdi. Özellikle de genç girişimcilik, tarım, ve turizm sektörlerinin desteklenmesinin kalkınmanın anahtarı olduğunu belirtti.
Gençler işsiz kaldıkça kalkınma havada kalır. Topsidis bu noktada haklı olabilir mi?
Topsidis ayrıca, Brüksel’de kısa süre önce açılan Doğu Makedonya ve Trakya Temsilcilik Ofisi’nden de söz etti. Bu ofisin, bölgenin Avrupa Birliği kurumlarıyla daha güçlü bağlar kurmasını ve karar alma mekanizmalarına erişimini kolaylaştırdığını ifade etti.
ESPA (Avrupa Yapısal ve Yatırım Fonları) kullanımında, Doğu Makedonya – Trakya, Yunanistan genelinde en başarılı bölgeler arasında. Topsidis, bu başarının arkasında “etkin kamu politikası ve yerel iş birliği” olduğunu söyledi.
Ancak her şey bu kadar toz pembe değil. Topsidis, demografik sorunlara da değinerek, azalan nüfus ve genç göçünün bölge için ciddi bir tehdit olduğunu vurguladı.
İnsan kalmazsa yatırım neye yarar ki? Sizce gençler neden bölgede kalmak istemiyor?
Planlı Kalkınma, Ortak Gelecek
Forumdaki konuşmasını “Planlı kalkınma ve iş birliği olmadan sürdürülebilirlik olmaz” sözleriyle bitiren Topsidis, hem yerel yönetimleri hem de merkezi hükümeti birlikte çalışmaya çağırdı.
Yassıköy Belediye Başkanı Caner İmam, 11 Nisan Cuma akşamı düzenlenen özel bir etkinlikte bölgedeki kadınlarla bir araya geldi. Etkinlik, Büyük Müsellim Kültür ve Folklor Derneği‘nde gerçekleşti.
“Cuma Simidi Gecesi” adı verilen buluşma, Yassıköy Belediyesi’nin katkılarıyla düzenlendi. Caner İmam; Büyük Müsellim, Bulatköy, Çepelli ve çevre köylerden gelen kadınlarla samimi bir ortamda sohbet etti. Katılan kadınların fikirlerini dinleyen başkan, belediyenin her zaman onların yanında olduğunu vurguladı.
Böyle buluşmalar insanın içini ısıtıyor. Kadınların sesi doğrudan yetkiliye ulaşınca fark yaratılıyor. Sizce de kadınlarla bu tarz iletişim daha çok artmalı mı?
Etkinlikte Caner İmam’a eşi Nurcan Ali ile birlikte, organizasyonun gerçekleşmesinde büyük rol oynayan Belediye Başkan Yardımcısı Sibel Hacı Ali de eşlik etti. Sibel Hacı Ali, kültür, toplumsal cinsiyet eşitliği, sosyal koruma ve halk sağlığı gibi alanlardan sorumlu olarak çalışmalarıyla dikkat çekiyor.
Gecede Sıcacık Bir Ortam Hakimdi
Katılımcı kadınların yoğun ilgisiyle geçen gece sonunda, Başkan Caner İmam, misafirperverlikleri ve içten karşılamaları için tüm kadınlara teşekkür etti. Ayrıca, bu tür etkinliklerin artarak devam edeceğini ifade etti.
Kültürü yaşatanlar kadınlar, bu yüzden böyle buluşmalar kıymetli. Peki sizce yerel yönetimler kadınlarla daha çok bu tarz diyalog kurmalı mı?
02:00
News
