Miçotakis Bakanlar Kurulu’nda: Orta Sınıfı Desteklemeliyiz

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Kiryakos Miçotakis, Bakanlar Kurulu’ndaki konuşmasında, hedefin Yunanistan’ın orta sınıf için daha az vergi ile bulunması olduğunu vurguladı.

Bütçeyle ilgili olarak, “Bu bütçe, hanelerin ve işletmelerin yüklerini azaltarak ve diğer taraftan gelirleri artırarak, enflasyona yanıt veriyor, geliri iki kat destekliyor; bu, elbette, denge sağlanana kadar bir süre alacaktır,” dedi.

“Ürünlerin ve hizmetlerin pandeminin olduğu dönemde ya da Ukrayna savaşı öncesinde olduğundan çok daha pahalı olduğu gerçeğini hepimiz biliyoruz. Bu nedenle, hanelerin alım gücünün artırılmasının tek yol olduğunu ısrarla vurguluyorum.

Bu nedenle bütçe, 2025 yılına ait olmasına rağmen, esasen 2022-2027 hedeflerini belirliyor, böylece bu fiyat artışlarının telafi edilmesi ve gelecekte yalnızca yıllık sabit artışların sürdürülmesi sağlanacaktır,” diye ekledi.

Kiryakos Miçotakis’in ayrıntılı konuşması:

“Günaydın, sayın meslektaşlarım. Bugünkü toplantımızın başrolünde 2025 Bütçesi var – bu, önümüzdeki süre boyunca bizi meşgul edecek – ve aslında, Selanik Uluslararası Fuarı’nda duyurduğum hedeflerin hayata geçirilmesi için bir plan.

Aynı zamanda, 2027 yılı için belirlediğimiz hedeflere ulaşmamızı sağlayacak üç adımın ilki. Dört yıllık dönemin sonunda Yunanistan’ın orta sınıf için daha az vergi ile, ortalama maaşın 1.500 euro, asgari ücretin ise 950 euro olması hedefleniyor.

Bu yıl ise bütçenin bir başka özelliği daha var. Dünyada ve Yunanistan’da fiyatlar üç yıl boyunca birikimli olarak arttığı için, bu bütçe enflasyona yanıt veriyor; hanelerin ve işletmelerin yüklerini azaltırken, gelirleri artırarak enflasyona yanıt veriyor. Bu, elbette, denge sağlanana kadar bir süre alacaktır, ama ancak bu şekilde kalıcı bir çözüm gelecektir. Diğer her şey, sadece kolay yalanlar ve çıkmaz sloganlardan ibarettir.

Hepimiz biliyoruz ki, ürünler ve hizmetler pandeminin olduğu dönemde ya da Ukrayna savaşı öncesinde olduğundan çok daha pahalı. Bu nedenle, hanelerin alım gücünün artırılmasının bir zorunluluk olduğunu ısrarla vurguluyorum. Bu nedenle, bütçe 2025 yılına ait olmasına rağmen, esasen 2027 hedefleri doğrultusunda hazırlanmıştır; böylece bu fiyat artışları telafi edilecek ve sabit artışlar her yıl yalnızca geçerli olacaktır.

Başka bir deyişle, bu bir siyasi yol haritasının ekonomik gerekçesi olup, ülkemizi istikrarlı bir ilerleme rotasında tutmakta ve olumlu gelişim göstergelerini somut sosyal sonuçlara dönüştürmeyi hedeflemektedir.

Ancak her zaman, bunu vurgulamak isterim, ihtiyatli ve ölçülü bir şekilde, Avrupa Komisyonu tarafından izleme altına alınan Fransa ve İtalya gibi güçlü ülkelerin yaşadığı sapmaları önlemek için.

Aksine, biz bir bütün olarak devlete yönelik kapsamlı bir reform planı ile vatandaşlara yönelik bir bakım planı geliştiriyoruz. Tüm bunlar, bütçe oylanmadan önce ilgili komitede tartışılmaya başlanacak ve muhalefetin görüşlerinin duyulması için gerekli zaman ve fırsatı sunacaktır. Örneğin, bütçede yer alan 12 vergi indirimini, sigorta primlerindeki yeni indirimleri, emekli maaşlarındaki yıllık artışları ve kamu çalışanlarının maaşlarındaki iyileştirmeleri kabul edip etmeyeceklerini göreceğiz. Ayrıca bütçe öncesinde asgari ücrette kalıcı artışların yasalaşması konusunda da ayrı bir oturumda tartışma fırsatımız olacak.

Bu önlemleri sadece Yunanistan’ın iflas halinden bugün bir gelişim ve yeni istihdam yaratma devleti olmasına kadar geçen süreci anlatmak için değil, aynı zamanda bu önemli ama bazen soyut sayılar ve ekonomik göstergelerin hanelerin alım gücüne olan etkisini giderek daha fazla görünür hale getirmek için talep ediyorum. %2,2’lik büyüme, %8,4’lük yatırım artışı, sıfır bütçe açığı, borç azalması; bunlar, nihayetinde, toplumsal ilerlemeyi bireysel hale getirmemizi sağlayan temellerdir.

Birkaç noktayı daha belirtmek istiyorum – bunları daha detaylı bir şekilde Kostas sunacak – siyasi söylemimizin unsurları olması gereken unsurlar: ulusal savunma için kaynakların artırılması – savunma harcamaları için GSYİH’nın %3’ünden fazlasını harcadığımızı hatırlatıyorum – sağlık için artırılan kaynaklar – 2019 yılında sağlık harcamalarının nerede olduğunu, bugün nerede olduğunu detaylı şekilde sunduk – eğitim için artırılan harcamalar, konut politikamız, demografik sorunlar ve önemli afet yönetimi girişimlerimiz.

Son olarak, vergi kaçakçılığıyla mücadele konusunda kaydettiğimiz önemli ilerlemeyi vurgulamadan geçmeyelim – bu, her zaman ahşap bir slogan olarak duyduğumuz “vergi kaçakçılığıyla mücadele edeceğiz” ifadesinin somut bir sonuca dönüştüğü bir durumdur. Bu, bazılarının Yunanistan’da yapılamayacağını söylediği, aslında derin bir sosyal reformdur. Ancak gerçekleşiyor.

Bu şekilde, 2024 yılı içinde bütçeyi iki kez revize etme şansımız olacak ve kamu yatırımları programına daha fazla kaynak ayıracağız. Bu şekilde, Noel öncesinde topluma bir kez daha acil yardım sağlamış olacağız. Ve elbette, vergi kaçakçılığıyla mücadelede elde edilen sonuçlar, 2026’dan itibaren daha fazla kalıcı ve sabit vergi indirimleri hakkında tartışmamızı sağlayacaktır.

Gelecek günlerin ve bütçe tartışmasının, büyük sözler, kutlamalar ve gerçekten elde ettiğimiz başarılar için uygun olmadığını çok iyi biliyoruz. Bütçenin getirdiği iyi haberler ve önümüzdeki yıllar için planlanan daha iyi uygulamalar üzerine Yunan halkıyla yeni ve anlamlı bir diyalog başlatmak için bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Elbette, bugüne kadar ülkenin tek maliyetlendirilmiş eylem programı olan programın merkezinde, bu hükümetin garantilediği güvenle.

Son olarak, muhalefette olanlar hakkında bir yorumda bulunmama izin verin. Biraz önce, yeni SYRIZA Başkanı’na telefon ederek onu tebrik etme fırsatım oldu. Bu yeni denge durumlarının Meclis’teki parlamenter diyalog kalitesine olumlu yansımasını umuyorum.

Elbette, muhalefetteki yeniden yapılanmalar, PASOK’a daha fazla sorumluluk yüklüyor. Şimdi, muhalefet lideri olarak, Sayın Androulakis ile resmi toplantımızı dört gözle bekliyorum. Ancak en çok ondan ve partisinden bu yeni rolleri temel alarak daha sorumlu bir tutum bekliyorum. Bunu ısrarla vurguluyorum çünkü maalesef son açıklamaları bana çok SYRIZA’yı hatırlatıyor. Çok büyük bir demagojik kolaylıkla, örneğin KDV’nin 2 puan azaltılmasını talep ediyor; bu tek başına 3 milyar euroya mal olur. Ve elbette, vaat ettiği yardımların Avrupa harcama sınırlarını aştığını da hatırlatmalıyım; bu, ülkenin otomatik olarak – bunu özellikle vurguluyorum – izleme sürecine girmesine neden olacaktır.

Bu nedenle, muhalefetten talep ettiğimiz şey, elbette hükümetin yaptığı her şeye katılmak değil; bu muhalefetin işi değildir. Ancak günümüzün talep ettiği şey, her şeyden önce doğruluk, ciddiyet, gerekçelendirme, özlü öneriler ve anlık, hazırlıksız demagoji patlamaları değil.

Böylece, girişimi sona erdiriyorum ve bu Meclis’teki son değişikliklerin, hükümet ve parti için bir fırsata dönüşebileceğini düşünüyorum; belki de seçimler sırasında vatandaşların kendi iradeleriyle yeni Yunanistan’da hayata geçmesini istedikleri seçimlerin sosyal, ilerici ve vatansever kimliğini sergilemek için en iyi an.

Aynı zamanda, bu yılki bütçenin sağladığı fırsatlar, 2026 ve 2027 için temkinli bir şekilde iyimser olmamız için bir hak tanıyor; zorluklara rağmen, yine de partimiz için zaferle sonuçlanacak bir ihtiyat ve kararlılık yolunda ilerliyoruz. Yeter ki, elbette, görevlerimize odaklanalım ve vatandaşların oylarıyla bizden yapmamızı istedikleri şeyleri yerine getirelim; ve 2019’dan beri bizi takip eden ifadeye bir kez daha sadık kalalım: “Ne söyledikse, hepsini yaptık.”

Bu nedenle, burada girişimi sona erdiriyorum ve Bakan’a bu yılki bütçenin detaylarını sunması için sözü bırakıyorum.

Haber.gr Adresini Google News’ta Takip Edin