35,3619$% 0.06
36,5090€% 0.02
43,5061£% -0.52
3.029,81%0,12
4.972,00%-0,06
3303529฿%-2.466
02:00
08 Ocak 2025 Çarşamba
News
Yapılan araştırma, Almanya’da en fazla doktorların kazandığını ortaya koydu.
İş bulma platformu Stepstone tarafından yayımlanan 2025 maaş raporuna göre, Almanya’da doktorların medyan brüt geliri yıllık 98 bin 750 euro. Medyan (ortanca) değer, bir veri setindeki değerler sıralandığında tam ortada kalan değer anlamına geliyor.
Tam zamanlı çalışanların medyan brüt geliri yıllık 45 bin 800 euro olarak hesaplandı.
En yüksek gelire sahip meslek grupları arasında bankacılık ve sigorta sektöründe çalışanlar brüt 59 bin 500 euro ile ikinci sırada geliyor. Mühendisler 58 bin 500 euro, yönetim danışmanları ise 58 bin 250 euro kazanıyor. Toptan ve perakende sektöründe çalışanlar 37 bin 750 euro, konaklama sektöründekiler ise 37 bin 250 euro ile arka sıralarda yer alıyor.
Üniversite diploması önemli rol oynuyor
Araştırmaya göre, en fazla maaşın verildiği sektör 66 bin 500 euro ile bankacılık. Uzay sanayisi 62 bin euro ile ikinci, ilaç sektörü 60 bin 750 euro ile üçüncü çıktı. Bu sektörleri 59 bin 750 euro ile sigorta şirketleri ve 58 bin 250 euro ile kimya sanayisi izledi. Listenin son sıralarında 37 bin 250 euro ile konaklama, 38 bin 500 euro ile tarım ve ormancılık, balıkçılık ve bahçecilik, 41 bin 250 euro ile de eğlence, turizm, kültür ve spor sektörleri yer aldı.
Araştırma, tam zamanlı çalışanlardan üniversite diploması olanların yılda brüt 60 bin 500 euro kazandığını, bulunmayanların ise 43 bin 100 euro ile yaklaşık yüzde 40 daha az gelir elde ettiğini ortaya koydu.
Hamburg ilk sırada
Gelirler meslek gruplarının yanı sıra eyaletlere göre de ciddi farklılıklar gösterdi. İlk sırada 52 bin euro medyan gelirle Hamburg yer aldı. Baden-Württemberg, Hesse ve Bavyera eyaletlerinde de brüt medyan gelir 50 bin euronun üzerinde çıktı. Sonlarda 39 bin 500 euro ile Mecklenburg-Vorpommern ve 39 bin 750 euro ile Saksonya-Anhalt yer aldı.
Büyük kentlerden Münih 58 bin euro, Frankfurt 57 bin 250 euro, Stuttgart 56 bin 250 euro ve Düsseldorf 52 bin 500 euro ile öne çıktı.
Stepstone, yayımladığı çalışma için bir milyon maaş verisini analiz etti. Ayrıca çalışma kapsamında yapılan ankette, 800’ü aşkın işe alım görevlisi dâhil 5 bin 800 kişiyle görüşüldü.
Reuters/CÖ,TY
News
ABD’de 20 Ocak’ta Başkanlık görevine başlayacak olan Donald Trump’ın, NATO ülkelerinin savunma harcamalarını daha da artırması çağrısı, Alman siyasetinde yoğun tartışmalara yol açtı.
Seçim kampanyası sırasında savunma harcamalarını artırmayan ülkeleri Rusya’ya karşı korumamakla tehdit eden Trump, dün yaptığı açıklamada NATO’ya üye ülkelerin savunma harcamalarını gayri safi yurt içi hasılanın (GSYİH) yüzde 5’ine yükseltmesi gerektiğini ifade etmişti. NATO’nun belirlediği harcama hedefi mevcut haliyle üye ülke GSYİH’sının yüzde 2’si.
Trump, ilk başkanlık döneminde de savunma harcamaları yüzde 2’nin altında kalan Almanya gibi ülkelere sert eleştirilerde bulunmuştu. Uzun yıllar boyunca yüzde 2 hedefini tutturamayan Almanya, Rusya’nın Ukrayna’ya saldırmasıyla başlayan savaş sürecinde savunma harcamalarını son yıllarda büyük oranda artırdı.
Merz: Oran önemli değil
Trump’ın yüzde 5 çağrısı Alman siyasetini ikiye böldü. İktidardaki koalisyon hükümetinin büyük ortağı Sosyal Demokrat Parti (SPD) Trump’ın önerisini “saçmalık” diye nitelendirirken 23 Şubat’ta yapılacak erken seçimlerde iktidara gelmesine kesin gözüyle bakılan Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) partisinin lideri Friedrich Merz, “Temelde oran önemli değil. Önemli olan, kendimizi savunmak için gerekeni yapmamızdır” dedi.
Merz, Almanya olarak öncelikle yüzde 2 asgarî sınırına gerçek anlamda ulaşılması gerektiğini belirterek Almanya’nın henüz bu noktada olmadığını, bu sınıra ordunun modernizasyonu için oluşturulan özel fonun devreye girmesiyle ulaşıldığını söyledi.
CDU’nun başbakan adayı Merz, Almanya’nın kendisini savunabilmesinin önem taşıdığını, ordunun geleceğe hazırlanması, ülke ve ittifak savunmasının yeniden yapılandırılması için önümüzdeki yıllarda ortak çaba gösterilmesi gerektiğini kaydetti.
SPD: Tam bir saçmalık
SPD Meclis Grup Başkanvekili Dirk Wiese ise Trump’ın önerisini “tam bir saçmalık” diye nitelendirdi. SPD dış politika uzmanı Ralf Stegner de “Dünyada daha fazla silaha değil, daha azına ihtiyacımız var” dedi. Stegner, savunma harcamalarını GSYİH’nın yüzde 5’ine yükseltebilmek için meclis çoğunluğu gerektiğine de dikkat çekti.
Hür Demokrat Parti (FDP) savunma uzmanı Marie-Agnes Strack-Zimmermann da Trump’ın her dediği karşısında heyecan yapılmaması gerektiğini belirterek Avrupalı NATO müttefiklerinin savunma harcamalarını artırmasının özellikle ABD sanayisinin işine yarayacağını, Trump’ın da bunu umduğunu kaydetti.
Almanya’nın güçlü bir orduya ihtiyacı olduğunu ifade eden Strack-Zimmermann, “Mevcut karmaşık tehditler karşısında GSYİH’nın yüzde 2’si bunun için kesinlikle yeterli değil” dedi. FDP’li politikacı, ortaya gelişigüzel rakam ve oranlar atılmasına ise karşı olduğunu ifade etti.
Federal Meclis Savunma Komisyonu’nun FDP’li Başkanı Marcus Faber de “NATO üyesi 32 ülkenin, yüzde 2’nin ötesinde ortak bir asgarî oranda uzlaşması gerekecek. Ama bu yüzde 5 değil, daha ziyade yüzde 3 olacaktır” şeklinde konuştu.
Sol Parti’den koparak oluşturulan Sahra Wagenknecht İttifakı’nın (BSW) lideri Sahra Wagenknecht ise ABD ile ilişkilerde rota değişikliğine gidilmesi çağrısında bulundu. Wagenknecht, “Trump’ın şimdi savunma harcamalarının yüzde 5’e çıkarılmasını talep etmesi şaşırtıcı değil. Almanya’nın boyun eğmeye değil bağımsızlığa ihtiyacı var. Alman-Fransız ilişkilerinin de belirgin bir şekilde iyileştirilmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.
AFP/BK,JD
News
Almanya ve Fransa, Avrupa Birliği’nin (AB) Suriye’ye yönelik yaptırımlarının hafifletilmesinden yana.
France Inter radyosuna konuşan Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot, Suriye’ye insani yardım girişine sekte vuran ve ülkenin toparlanmasını engelleyen yaptırımlar bulunduğunu, “bunların hızla kaldırılabileceğini” söyledi.
ABD hafta başında Suriye’de temel hizmetlere erişimin kolaylaşması için bu ülkeye yakıt ve elektrik bağışı yapılmasına altı ay süreyle izin vereceğini duyurmuştu. ABD’nin yıllardır uyguladığı yaptırımlarla ilgili olarak aldığı bu muafiyet kararı, 7 Temmuz tarihine kadar Suriye ile enerji ticaretine de imkân tanıyor.
Fransa Dışişleri Bakanı Barrot yakında AB’nin de benzer bir karar alabileceğini belirtti ancak tam bir tarih vermedi. Barrot, siyasi yaptırımların kaldırılmasının ise Suriye’deki yeni yönetimin bu geçiş döneminde izleyeceği politikalara bağlı olduğunu söyledi.
Fransız Bakan, Avrupalı ortaklarıyla ele aldıkları bu yaptırımların kaldırılmasına dair kararın, “Suriye’den kadın hakları ve güvenlik konusundaki beklentilerinin” ne ölçüde dikkate alındığına bağlı olduğunu ifade etti.
27 Ocak’a kadar uzlaşı hedefleniyor
Almanya Dışişleri Bakanlığı da Salı akşamı yaptığı açıklamada, “Suriye halkını belli sektörlerdeki yaptırımlar konusunda nasıl rahatlatabilecekleri” konusunun “etkin” şekilde tartışıldığını duyurdu. Ancak Dışişleri Bakanlığı Esad rejimi döneminde ciddi suçlar işleyenlere yönelik yaptırımların sürmesi gerektiğini belirtti.
Bakanlık, yaptırımlarla ilgili tutumda Şam’daki yeni yönetimin azınlık hakları gibi konulardaki uygulamalarının belirleyici olacağını belirtti ve bu tip kararların Avrupa Birliği üyesi 27 ülkenin oy birliğiyle alınması gerektiğini hatırlattı.
Reuters’a konuşan üç Avrupalı diplomat, bazı yaptırımların kaldırılması konusunda AB dışişleri bakanlarının 27 Ocak’ta Brüksel’de yapacağı toplantıdan önce bir fikir birliğine varılmaya çalışılacağını söyledi.
Diplomatlardan ikisi, AB’nin amacının, Suriye’ye yeniden sermaye girişine imkân tanıyacak finansal işlemlerin ve hava yolu taşımacılığının kolaylaştırılmasının yanı sıra elektrik tedarikinin artırılabilmesi için enerji sektörüne yönelik yaptırımların hafifletilmesi olduğunu belirtti.
Ciddi boyutta enerji sıkıntısı yaşanan Suriye’de birçok bölgeye günde sadece iki-üç saat elektrik verilebiliyor. Yeni yönetim iki ay içinde bu süreyi sekiz saate kadar çıkarmayı hedefliyor.
Barrot ve Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock geçen Cuma günü Şam’daydı. Bu ziyarette gayriresmî olarak AB’yi temsil eden iki bakan, Heyet Tahrir Şam (HTŞ) lideri Ahmed eş Şara ile bir araya gelmişti.
DW,Reuters/CÖ,JD
News
Apple, 3 yıl aradan sonra en ucuz iPhone modeli olarak iPhone SE 4’ü tanıtmaya hazırlanıyor. Bu yeni modelin Nisan ayına kadar duyurulması bekleniyor ve iPhone 14’e benzer bir tasarımla gelmesi öngörülüyor.
iPhone SE 4’ün başlangıç fiyatının 499 dolar olması planlanıyor. Cihaz piyasaya sürüldükten sonra ise Apple’ın iPhone 14’ü satıştan kaldırması bekleniyor.
İşte, iPhone’un en uygun fiyatlı modeli olarak beklenen iPhone SE 4’ün özellikleri:
News
13 Ocak Pazartesi günü başlayacak ve 28 Şubat Cuma gününe kadar sürecek olan yılın ilk büyük indirim sezonu, kış indirimleri ile birlikte Gümülcine Esnaflar Derneği, hem işletme sahiplerine hem de tüketicilere yönelik önemli hatırlatmalarda bulundu. Bu açıklamalar, alışveriş döneminin sorunsuz ve şeffaf bir şekilde geçmesi amacıyla yapıldı.
Gümülcine Esnaflar Derneği, işletme sahiplerinin yükümlülüklerine ilişkin olarak, 5111/2024 sayılı kanun uyarınca değiştirilen 2251/1994 sayılı kanunun 9. maddesinin önemine dikkat çekti. İndirimlerden önceki fiyatların belirgin bir şekilde belirtilmesi gerektiği vurgulandı. Bu bağlamda, referans fiyatın, 13 Ocak’tan itibaren geçerli olan indirim uygulamasından önceki 30 günlük dönemde satıcının her bir ürün için belirlediği en düşük fiyat olarak alındığı kaydedildi.
Ayrıca yeni Etik Kurallar (YA 66877/30-8-2024) çerçevesinde fiyat indirimi uygulamasının şu şekillerde belirtilmesi gerektiği açıklandı:
Gümülcine Esnaflar Derneği, özellikle önceki fiyatın, indirim uygulanmadan önceki 30 gün içinde satıcı tarafından uygulanan en düşük fiyat olarak belirlendiğine dikkat çekti. 30 günden az süredir piyasada bulunan herhangi bir ürün için ise referans fiyatın, ürünün piyasada bulunduğu süre içindeki en düşük fiyat olarak alındığı ifade edildi. Ayrıca, fiyat indiriminin uygulanmasından önceki 60 gün içinde fiyatın kademeli olarak düşürülmesi durumunda, önceki fiyat olarak, birbirini takip eden fiyat indirimlerinden ilkinin uygulanmasından önceki fiyatın esas olarak alındığı ve “60 gün kuralının” indirim döneminde geçerli olduğu belirtildi.
Tüm bunların yanı sıra, indirim öncesi fiyatın bir önceki fiyat olarak kullanılabilmesi için, 60 gün içerisinde indirimli fiyatlarda hiçbir fiyat artışı olmaması gerektiği hatırlatıldı. Bu durum, otomatik olarak önceki indirim öncesi fiyatı geçersiz kılmaktadır.
Mağazaların çalışma saatlerine ilişkin olarak, 4177/2013 sayılı kanunun 16. maddesindeki 1. fıkra uyarınca, mağazaların isteğe bağlı olarak kış indirimlerinin ilk iki Pazar günü, yani 19 ve 26 Ocak 2025 tarihlerinde açık olabileceği belirtilmiştir. Bu tarihler için belirlenen çalışma saatleri 11:00 – 20:00 arasıdır.
Gümülcine Esnaflar Derneği, mağazaların isteğe bağlı olarak, 19 Ocak 2025 Pazar günü, yani kış indirimleri sezonunun ilk Pazar’ında 11:00 ila 14:30 saatleri arasında açık olmasını önerdi. Bu öneri, hem tüketicilerin alışveriş yapabilmesi hem de esnafın daha fazla müşteri çekebilmesi amacıyla yapılmıştır.
