38,0111$% -0.05
41,0474€% -0.23
48,9177£% -0.09
3.685,76%-0,05
6.050,00%-0,21
3310357฿%-0.68067
Avrupa, sosyal refah ve ilerleme açısından dünyada öne çıkan bir kıta olarak bilinir. Ancak, bu refah gerçekten tüm çocukları kapsıyor mu? Children’s Society adlı hayır kurumu tarafından yayımlanan “Good Childhood Report 2024” raporuna göre, durum pek iç açıcı değil. Araştırma, Avrupa’daki gençlerin yaşam memnuniyet seviyelerinin giderek düştüğünü ortaya koyuyor.
Raporun verilerine göre, Avrupa’da her 6 gençten 1’i hayatından memnun değil. UNICEF tarafından yapılan bir başka araştırmada ise, 2018’de %74 olan gençlerin yaşam memnuniyeti oranının 2022’de %69’a düştüğü belirtiliyor. Bu gerileme, ekonomik ve sosyal sorunların çocukların refahı üzerindeki olumsuz etkisini gözler önüne seriyor.
Araştırmaya göre, Avrupa’daki en mutsuz çocuklar Birleşik Krallık’ta yaşıyor. Ülkede 15 yaşındaki çocukların %25,2’si hayatlarından memnun olmadığını belirtiyor. Benzer şekilde, Polonya’da bu oran %24,4, Malta’da ise %23,6.
Öte yandan, Avrupa’nın en mutlu çocukları Hollanda’da yaşıyor. Burada 15 yaşındaki çocukların yalnızca %6,7’si hayatlarından memnun olmadığını söylüyor. Hollanda’yı %10,8 ile Finlandiya ve %11,3 ile Danimarka takip ediyor.
Yunanistan’da 15 yaşındaki çocukların %19’u hayatlarından memnun olmadığını ifade ediyor. Bu oran, Avrupa ortalaması olan %16,6’nın üzerinde.
Türkiye ile ilgili spesifik veriler raporda yer almıyor, ancak UNICEF’in daha önceki araştırmalarına göre ülkedeki çocuk yoksulluğu ve eğitime erişim konularında önemli sorunlar olduğu biliniyor.
Çocukların hayatlarından memnun olmamasının başlıca nedenleri şunlar:
Uzmanlar, çocuk refahının artırılması için acil hükümet müdahalelerine ihtiyaç olduğunu vurguluyor. Önerilen bazı çözümler şunlar:
✔ Psikolojik Destek Hizmetlerinin Güçlendirilmesi
✔ Çocuk Yoksulluğuna Karşı Önlemler
✔ Eğitimde Fırsat Eşitliği Sağlanmalı
✔ Dijital Dünyada Güvenli Ortamlar Yaratılmalı
Raporda, çocukların refahının garanti altına alınmasının yalnızca hükümetlerin değil, toplumun tüm kesimlerinin sorumluluğunda olduğu vurgulanıyor. Çocuklar sadece geleceğimiz değil, bugünümüzün de bir parçası ve daha mutlu bir yaşamı hak ediyorlar.