Alman meclisinin gündemi kadına karşı şiddetle mücadele

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Alman meclisinde bugün kadına karşı şiddetle mücadelenin artırılmasını öngören yasa tasarısı görüşüldü.

Sosyal Demokrat Parti (SPD) ile Yeşiller’in oluşturduğu azınlık hükümetinin sunduğu yasa tasarısı geçen hafta Bakanlar Kurulu’nda kabul edilmişti. Ancak yasa tasarısının mecliste kabul edilebilmesi için muhalefet partilerinin de desteği gerekiyor.

Tasarı 2030 yılında kadar cinsiyete dayalı ve ev içi şiddet mağdurlarına koruma ve yardım alabilmeleri için hak tanınmasını öngörüyor. 2030 yılına kadar da mevcut yardım sisteminin ihtiyaca göre genişletilmesi, yani kadın sığınma evlerinin ve danışma merkezlerinin sayısının artırılması planlanıyor.

Aile Bakanı: Kadına yönelik şiddet arttı, harekete geçmeliyiz

Aile, Yaşlılar, Kadın ve Gençlik Bakanı Lisa Paus bugün mecliste yaptığı konuşmada kadına yönelik şiddetin her alanda arttığına dikkati çekti. Yeşiller partili Bakan Paus, dijital ve cinsiyete dayalı şiddetin yanı sıra eş şiddetine işaret ederek, “Harekete geçmeliyiz, hem de hemen. Bu kadınları korumamız gerekiyor” diye konuştu.

Federal Emniyet Teşkilatı’nın (BKA) Kasım ayında açıkladığı rapor Almanya’da kadına yönelik şiddetin her alanda arttığını ortaya koymuştu. 2023 verilerini kapsayan yıllık rapora göre 360 kadın ve kız, kadın düşmanlığı, ayrılma, boşanma, ataerkil düşünce yapısı gibi nedenlerle cinayete kurban gitmişti.

Bu yasanın “kadınların ihtiyaç duyduğu yardımı almalarını sağlayacağını” belirten Bakan Paus, kadın ve kızların durumunu da “belirgin bir şekilde” iyileştireceğini ifade etti. Yasa tasarısının meclise sunulmasının gecikmesinden Başbakan Olaf Scholz’un görevinden aldığı Maliye Bakanı Christian Lindner’i sorumlu tutan Paus, yasa tasarısının hazır olduğunu ancak Hür Demokrat Partili (FDP) Lindner’in gereken bütçeyi sunmadığını söyledi.

Yasa tasarısında, eyaletlerin ve belediyelerin kadınların korunmasına yönelik hizmetlerini artırmaları ve kapasitelerini geliştirmeleri için 2,2 milyar euro bütçe öngörülüyor.

SPD’li Ariane Fäscher ise bu yasa tasarısını “yıllar süren mücadelenin ardından harika bir başarı” olarak nitelendirdi. Kadınlara yönelik şiddetin bireysel veya özel bir sorun olmadığını, tam aksine yapısal bir sorun olduğunu vurgulayan Fäscher, muhalefetteki Hristiyan Birlik (CDU/CSU) partilerine bu tasarıyı destekleme çağrısı yaptı.

Muhalefetten “seçim kampanyası” suçlaması

Birlik partileri ise SPD-Yeşiller koalisyonunu kadınlara yönelik şiddetle mücadele ile seçim kampanyası yürütmekle suçladı. CDU’lu Silvia Breher, “Bu konuyu trafik ışığı koalisyonunun dağılması sonrasında keşfettiniz” dedi. CSU’lu Milletvekili Dorothee Bär de bu yasa tasarısının daha önce meclis gündemine getirilmemesinin suçunu eski Bakan Lindner’e yüklemenin “ucuz” olduğunu savundu. Bär, “Federal Meclis seçimlerinden 79 gün önce aniden kadınları keşfetmeniz, gerçekten ucuz ve utanç verici” şeklinde konuştu.

Almanya’da 23 Şubat 2025’te erken genel seçimler yapılacak. Seçimler öncesinde kadına karşı şiddetle mücadelenin artırılması öngören yasa tasarısının mecliste kabul edilip edilmeyeceği ise belirsiz. CDU/CSU, FDP ve Sol Parti grupları meclise kadına karşı şiddetle mücadeleyi öngören kendi tekliflerini sundu. SPD ile Yeşillerin oluşturduğu azınlık hükümetinin yasa tasarısı ise ilgili komisyonlara sevk edildi.

DW, AFP, dpa/JD, EC